Önyazı
Alman edebiyatının en önemli yazarlarından Nobel Ödüllü Günter Grass, Kedi ve Fare’de çocukluğunu geçirdiği Danzig’e götürüyor bizi.
Avrupa, İkinci Dünya Savaşı’nın karanlığına gömülürken, ergenliklerini yaşayan bir grup genç, günlerini Danzig Limanı’nda avarelik ederek geçirmektedir. Ancak savaşın şiddeti yayıldıkça, gençlerin yazgısı da tarihin bu dehşet verici döneminin koşullarıyla kesişecektir.
Faresi, yani fazla çıkık âdemelması yüzünden alay konusu olan 14 yaşındaki Mahlke’nin, Nazi Ordusu’nda gösterdiği başarılarla ulusal bir kahramana dönüşümünün öyküsü, yazarın her zamanki grotesk diliyle görkemli bir başyapıt olarak karşımıza çıkıyor.
15 yaşında Hitler Gençliği’ne, 17 yaşında Nazi Ordusu’na katılan ya da katılmak zorunda kalan Günter Grass’ın geçmişinin gölgesi hem romanın anlatıcısı Pilenz’de hem de Mahlke’de somutlaşıyor. Savaş zamanında insanların kime ve neye dönüşmek zorunda kaldığı, toplumla birey arasındaki kedi-fare oyunuyla, edebiyat tarihinin bu en unutulmaz metaforlarından biri aracılığıyla sorgulanıyor.