Huzursuzluğun Kitabı önsözü
Sanat, eylemin veya yaşamanın bir ikamesidir. Hayat, duyguların kasıtlı ifadesiyse, sanat da aynı duygunun entelektüel ifadesidir. Sahip olmadığımız, cüret etmediğimiz ya da başaramadığımız her şey hayaller aracılığı ile ele geçirilebilir ve işte bunlar, sanat yapmak için kullandığımız şeylerdir. Diğer zamanlarda duygularımız o kadar güçlüdür ki eyleme indirgenmiş olsalar da bu eylem onları tam olarak tatmin etmez; gerçek hayatta ifade edilemeyenlerden arta kalan duygulardan da sanat eserleri üretilir. Dolayısıyla iki tür sanatçı vardır: Sahip olmadıklarını ifade edenler ve sahip oldukları şeylerin artıklarını ifade edenler.
Düşünmek hâlâ bir eylem biçimidir. Etkin olan hiçbir şeyin araya girmediği ve öz farkındalığımızın bile sonunda çamurlara saplandığı saf hayalde – sadece orada, bu sıcak ve nemli yokluk durumunda eylem etkili bir şekilde ortadan kaldırılabilir.
Anlamaya çalışmaktan vazgeçmek, analiz etmeyi bırakmak… Kendimizi doğayı gördüğümüz gibi görmek, izlenimlerimizi bir manzara gibi seyretmek – işte gerçek bilgelik budur.
tr_TRTurkish