Bir Sahafa (İ. Lütfü Seymen’e) Ağıt
Yayın hayatımızın ilk kitabını basan İbrahim Müteferrika’dan sonra o ismi en çok yaşatan ve yaygınlaştıran kişi İ. Lütfü Seymen 18 Mayıs 2025’te vefat etti. Son elli yıldır Kadıköy’ün kitap ve kültür hafızasıydı kendisi. Köşkler apartmanlara dönüşürken, kâgir Kadıköy evleri çok katlı binalara tahvil olurken o renkli gözleri, papazlara benzer sakalıyla kitap peşindeydi.
1954 yılında İstanbul’da doğup çocukluk ve gençliğinin ilk yıllarını Cide / Kastamonu’da geçiren Lülfü Seymen 1970’li yılların başından itibaren öğrenim vesilesiyle yerleşik düzene geçtiği İstanbul’da “sahaf” mesleğine intisap edecek ve bu mesleğin ustalarından, üstatlarından biri olacaktı. Önce seyyar sahaf olarak bir süre kaldırım kitapçılığı icra edecek daha sonra Kadıköy’ün maruf semtleri Bahariye/Moda ekseninde mekânlarda dükkâncılık yapacaktı. Kendi tabiriyle “erbab-ı mütalaaya” hizmet vermek ve “bir anlamda kitaba uşaklık etmek” düşüncesiyle 32 yıl boyunca 66 sayı cansiperane bir fedakârlıkla Müteferrika kitabiyat dergisini çıkarmıştır. “Kitapçı dükkânları, özellikle de sahaflar” bir çeşit “fesat yuvaları”dır Lüffü Seymen’e göre! Bu yüzden sahaflıkta, ticaretinde ve yayıncılığında daima aykırı olmuştur sakallı Lütfü. Yapılmayanı yapmış, başarılması zor bir işi ticari getirisi olmayan bir kitabiyat dergisi 32 yıl boyunca inatla, özveriyle sürdürmüştür.
* * *
Çıkardığı dergi ve yayınladığı az sayıda ama temel bazı kitaplar için hiçbir iltifata muhatap olamayan Lütfü Seymen için en büyük vefa örneği 12 Nisan 2025 tarihinde Kadıköy Belediyesi Tarih, Sanat, Edebiyat Kütüphanesi’nde “Bir Sahaf: Lütfü Seymen, Bir Dergi: Müteferrika” başlıklı bir toplantı düzenlenerek gösterilmiştir. Ayşe Görkem Kozanoğlu ve arkadaşlarının öncülüğünde, M. Sabri Koz yönetiminde Erol Üyepazarcı, Dr. Mustafa Duman, E. Nedret İşli ve Kansu Şarman konuşmacı olarak yer almışlardır. Toplantıya katılan esnafların ve Lütfü Seymen’in destek verdiği genç sahafların da övücü sözlerle iştirak ettikleri bu etkinlik Müteferrika baskısı bir belgenin Seymen’e hediye edilmesiyle son bulmuştur.




Bu toplantıya eşi Şenay ve kızı Eylül Ezgi ile katılan Lütfü Seymen salonu hıncahınç dolduran dostlarına, arkadaşlarına memnuniyetini belirten kısa bir konuşma yapmıştı. 19 Mayıs 2025 günü Söğütlüçeşme Camii avlusunu dolduran büyük seçkin kalabalığın elleri arasında son yolculuğuna çıkan Lütfü Seymen, Ümraniye Ihlamurdere mezarlığında ebedi uykusuna yatırıldı.
Kendinden söz etmeyi, kendini öne çıkarmayı sevmeyen bir mizaca sahip olan Lütfü Seymen ve arkadaşlarının çıkardığı 19 sayılık Yazılı Günler dergisinde (Eylül-Ekim 1991, S. 9-10,) çıkmış bir şiirini alıntılayarak yazımıza son verelim.
Dostum ve yeri doldurulması güç bir civan-merd olan “Sakallı” namıyla maruf Lütfü Seymen’in hatırası önünde saygı ile eğiliyorum.
ARDIMDA KALAN
O durgun gölün kenarında kımıltısız
otururken geceleyin kırılmış dallarla
çürümüş ve nemli söğüt yaprakları
ölü yosunlar arasında
gökyüzüne asılmış mavi beyaz
bir İznik kandili gibi parlıyor
ayın bana bakan yüzü
kımıltısız da otursam yürüsem de gün boyu
zamanın ve hayatın
geriye doğru ilerlediği o son nokta
saçı sakalına karışmış bir sokak kedisi olup
usulca sokuluyor koynuma
o durgun gölün kenarında kımıltısız
ters felek verilmiş bir sandal iskeleti.
Emin Nedret İşli